Yapım Tarihi - 2010
Süresi - 00:58:00
Format - Uzun Belgesel, Renkli, Türkçe, Türkiye, Almanya
Yönetmen - Gökhan Bulut, Cem Kaya
Cumhuriyet sonrası sanayileşme sürecinde büyük kentler aldıkları yoğun iç göç
ile yeni bir sosyal kimliğe bürünmeye başlar. Şehrin yeni sakinleri şehrin
mevcut kültürü içinde kendini ifade edemez ve kendi Şehirli kültürünü yaratır.
"Gecekondulular", kendi kültürel tatlarını "minibüs müziği" olarak adlandırılan
yeni bir müzik türünde bulur. Doğu, Batı ve Türk müziğinden devşirilmesine
rağmen bu çok katmanlı müziğe yeterince "batılı" olmadığı için "arabesk" yaftası
yapıştırılır.
Acılı, kaderci ve sitemkâr şarkı sözleri, yeni şehirlilerin bu yabancı yerdeki
uyum sorununa işaret eder.
70'li yıllarda Orhan Gencebay, Müslüm Gürses, Ferdi Tayfur ve İbrahim
Tatlıses'in çıkışıyla arabesk müziğin "babalar kare ası" tamamlanır. Yeni
şehirlilerin şehirde, eski şehirlilerden daha fazla yer kaplamasıyla, şehir gibi
arabesk de kendi içinde dönüşüme uğrar. Kayıt teknolojilerindeki gelişimin çok
satma ilkesini müzik piyasasının temeline yerleştirmesi ve 1980 darbesinin
yarattığı kültürel tahribatla isyankâr kimliğini kaybeden arabesk, giderek
sisteme eklemlenir ve geniş kitlelere hitap eden yeni bir tür popüler müziğe
evrilir.
Sanatçılarının yanı sıra hitap ettiği kitlenin de kendi içindeki dönüşümüyle
arabesk, bugün, çoğunluğun kültürü konumunda. Film, bu kültürel-müzikal
fenomenin doğuşunu ve gelişimini, müzikal örneklerle birlikte Tarlabaşı
birahanelerinden, lüks restoranlara; amatör müzisyenlerden usta aranjörlere
uzanan geniş bir panorama üzerinden anlatıyor.
Kaynak
48. Antalya Film Festivali Katalogu
Arabeks
Yönetmen- Gökhan Bulut, Cem Kaya
Süre- 58’
Yıl- 2010
Acılı, kaderci ve sitemkâr şarkı sözleriyle cumhuriyet sonrası sanayileşme
sürecinde gecekonduluların isyan müziği olarak ortaya çıkan arabesk, 1980
darbesinin kültürel tahribatıyla isyankâr kimliğini kaybederek kitle müziği
haline geldi. Filmde bu kültürel-müzikal fenomenin doğuşunu ve gelişimini Orhan
Gencebay, Ali Tekintüre, Muhteşem Candan, Burhan Bayar gibi yaratıcıları
anlatırken, bu alanda yaşanan dönüşümü de Ezel Akay, Kadir Çöpdemir, Haluk
Çobanoğlu ve Serhat Köksal yorumluyor. Bu konuşmalara eşlik eden müzikler
Tarlabaşı birahanelerinden lüks restoranlara, amatör müzisyenlerden usta
aranjörlere geniş bir yelpazeden seçilmiş.