Yapım Tarihi - 2006
Süre - 00:00:00
Format - Belgesel, Renkli, Türkçe
Yönetmen - Soner Sevgili
Genel Koordinatör - Gülay Orhan, Fatusch
Araştırma ve Koordinasyon - Bülent Çaplı, Bülent Özkam
Metin Yazarı - Tannur Arat, Nedim Olgun
Müzik - Emre Irmak
Kurgu ve Post Prodüksiyon - Kapo
GİRİŞ
Bozkırın ortasında bir avuç inançlı insan, bir halkın üzerini örten kara toprağı
silkelemek için çırpınıyordu.
Yeni bir sayfa açılıyordu; ülkenin kara çarşaflara sokulan kadınları için.
Yeni bir sayfa açılıyordu; yüzlerce yıldır ilkel koşullarda kara sabanların
altında işlenen topraklar için.
Yeni ve bembeyaz bir sayfa açılıyordu...
Yeni ufuklara açılan bir ülkenin gerçekleştirdiği devrimi, dünyaya anlatma
görevi adı gibi “kara” bir vapura verildi.
İşte bu belgesel, adına inat beyaza boyanan “Karadeniz” vapurunun, gencecik bir
cumhuriyeti dünyaya tanıtma çabasını anlatır.
Böyle bir girişle başlıyordu belgeselimiz... 2006 yılında hayat bulan belgeseli,
Soner Sevgili, Tannur Arat, Nedim Olgun, Gülay Orhan, Eray Ergeç, Bülent Çaplı,
Bülent Özkam, Müge Demir, Aytaç Yıldız, Emre Irmak, Kapo, Selma Aslantaş, Semra
Melez, Mete Demir, Yelda Yanat, Erdal Küçükkömürcü, Semih Koşar, Murat Ateş,
Günay Günay, Pino Corin ve Ada Arat Sevgili birlikte gerçekleştirdik...
FİNAL
Bir beyaz vapur ki, temsil ettiği ülkenin nişanelerini koynunda taşıyarak, 86
gün boyunca Avrupa’da yol aldı.
Bir beyaz vapur ki, temsil ettiği cumhuriyet adına 12 ülkede 16 limana demir
attı.
Bu beyaz vapur içindeki mütevazi ürünler, yeni kurulmuş bir cumhuriyetin
kalkınması için, Avrupa pazarlarında kendine bir yer aradı.
Bu beyaz vapur içindeki bir avuç insan, yeni kurulmuş bir cumhuriyetin aynası
olmak için çabaladı.
O vapur ki, kimilerince yerden yere vuruldu.
Kimilerince göklere çıkarıldı.
Bazılarına göre yapılan onca emek, harcanan onca para heder oldu.
Bazılarına göreyse Avrupa’nın kafasındaki fesli, çarşaflı, bağnaz Türk imajı
tarumar edildi.
O vapur ki, gittiği kimi ülkelerde izdihamla, kimilerindeyse ilgisizlikle
karşılandı.
En itibarlı günlerini, genç Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden seyyar sergiyi
taşıdığı yıllarda yaşayan, Karadeniz vapuru, ne yazık ki kendi sularında
unutuldu.
Ev sahipliği yaptığı seyyar sergi de aynı kaderi paylaştı.
Sergi, dönemin gazeteleri dışında tarih sayfalarında kendine geniş yer bulamadı.
Yolcularının teker teker yitip gitmesiyle anılardan da silindi gitti.
Bugüne kadar, Karadeniz seyyar sergisinden pek çok kimsenin haberi bile olmadı.
Karadeniz - Seyr-i Türkiye belgeseli, ülkemizi Avrupa’ya tanıtmak amacıyla
Cumhuriyetin ilanından 3 yıl sonra Atatürk’ün önerisiyle hayata geçirilen seyyar
sergi projesinin hikayesini anlatıyor.
Seyr-i Türkiye belgeseli, Türk toplumunun modernleşme sürecinde oluşan yeni
kimliğini tanıtmak amacıyla görevlendirilen Karadeniz gemisinin, Karaköy’den
Leningrad’a uzanan yolculuğunu gün ışığına çıkarıyor. Belgeselde, uğranılan
limanlardaki sıcak karşılamalardan satılan ürünlere, düzenlenen balolardan
Riyaset-i Cumhur Orkestrası’nın konserlerine kadar, Avrupalıların Türklerle
karşılaşmasında ortaya çıkan şaşkınlık, sevinç ve saygının boyutları
sergileniyor. Çoğu yabancı kaynaklardan temin edilen sınırlı sayıdaki fotoğraf,
görüntü ve yazılardan oluşturulan belgesel aracılığıyla, seyyar sergi gemisi
Karadeniz, 80 yıl sonra yeniden hayat buluyor.
Garanti Bankası ile Netherlands Culture Fund’ın sponsorluğunu üstlendiği
belgesel, Osmanlı Bankası Müzesi’nin katkılarıyla Fatusch Productions tarafından
hazırlandı.
Karadeniz Gemisi’nin Öyküsü
Belgesel, 1926 yılında, Türkiye’nin tanıtımı amacıyla hayata geçirilen, ancak
zaman içinde unutulup giden “Karadeniz Gemisi” projesinin anısına
hazırlanmıştır.
Cumhuriyet’in ilan edilmesinden 3 yıl sonra, bir yandan Osmanlı borçları yeniden
yapılandırılıp sanayi ve ticaret hayatı düzenlenirken; diğer yandan Cumhuriyet
parası tedavüle sokuluyor, bankalar kuruluyor, yeni yasalar hazırlanıyor ve
uluslararası ticaret anlaşmaları imzalanıyordu.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1925 yılında yeni Türkiye’yi dünyaya tanıtacak bir
proje yapılmasını gündeme getirdi. Mecliste 1 yıl süreyle tartışılıp rafa
kaldırılan konu, Atatürk’ün vizyonunu anlayan Dışişleri Bakanı Ali Cenani Bey’in
önerisi ve çabalarıyla hayat buldu. Türkiye Cumhuriyeti kendini, bir gemi dolusu
insan, çeşitli ürünler, daha da önemlisi çağdaş bir duruşla tanıtacaktı. 12
Haziran 1926 tarihinde İstanbul’dan demir alan Karadeniz, 12 ülkede 16 şehri
ziyaret etti. 86 günde 10.000 mil yol alıp yüz binlerce insanla karşılaşan gemi,
hareketinden 3 ay sonra, 5 Eylül 1926 Pazar günü İstanbul’a döndü.
Belgesel için araştırma yapan 12 kişilik ekip, 24 aylık süreçte Türkiye’den ve
yurtdışından 176 arşiv, 600’e yakın kitap ve gazetenin yanı sıra, binlerce belge
ve fotoğraf taradı, 128 kişiyle görüşme yaptı. Karadeniz, ne yazık ki kendi
sularında unutulmuş, dönemin gazeteleri dışında, tarih sayfalarında hak ettiği
yeri bulamamıştı. Çoğu yabancı kaynaklardan sınırlı sayıda fotoğraf, görüntü ve
yazı temin edilebildi. Türkiye’nin bugün bile sıkıntısını çektiği “kendini
tanıtma” çabasının sembolü olan Karadeniz, 80 yıl sonra bu belgeselle hayat
buldu.
Proje Ekibinin Kaleminden Belgeselin Öyküsü
Her şey Hollanda’daki Fatusch firmasından araştırmacı Eray Ergeç’in, gazete
arşivlerini tararken, 1926 yılında Hollanda’ya gelen bir Türk sergi gemisinin
haberini görmesiyle başladı. Haber, Atatürk’ün isteğiyle, genç Türkiye
Cumhuriyeti’ni tanıtmak amacıyla Avrupa limanlarını dolaşan seyyar sergi gemisi
Karadeniz’in, Amsterdam limanına konuk oluşunu anlatıyordu.
Tarihin tozlu raflarında unutulan bu gemi ve düzenlenen seyyar sergi üzerine
başlayan araştırmaların kapsamı, devreye Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi
Radyo Televizyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Çaplı ve ekibinin girmesiyle
genişletildi. Bülent Özkam’ın desteğiyle ulaşılan arşivler taranıp, serginin son
tanıkları ve onların yakınlarıyla görüşmeler yapıldıkça, gemi ve seyahatle
ilgili ilginç hikayeler ortaya çıkmaya başladı.
İki yılı aşkın bir süre boyunca, dünyanın önemli arşivlerinde konu ve döneme
dair araştırmalar yapıldı. Karadeniz’in Avrupa limanlarındaki ziyaretlerini
gösteren görüntü, fotoğraf ve belgelere ulaşıldı. Seyyar serginin izini Süren
ekip, Garanti Bankası ve Netherlands Culture Fund’ın katkılarıyla hazırladığı
belgeselle Karadeniz gemisini gün ışığına çıkardı.
Genel koordinatörlüğünü Fatusch firmasından Gülay Orhan’ın üstlendiği belgeselin
hazırlıkları, dört merkezden sürdürüldü. Araştırma ve koordinasyon için
Amsterdam kullanılırken, Bülent Çaplı ve Bülent Özkam çalışmalarını Ankara’dan
yürüttü. Metin, Tannur Arat ve Nedim Olgun tarafından Ankara’da kaleme
alınırken, belgeselin “seyir defteri” bölümleri Kaptan Süreyya Gürsu, Celal Esat
Arseven ve Orhan Kızıldemir’in anılarından derlenerek hazırlandı. Birçok
başarılı belgesel ve reklam filminin müziklerine imza atan Emre Irmak,
belgeselin Özgün müziklerini İstanbul’da yaptı. Belgeselin yönetmeni Soner
Sevgili ise projeye ekibiyle birlikte Denizli’den katıldı. Kurgu ve post
prodüksiyon, Kapo yönetimindeki genç bir ekip tarafından gerçekleştirildi.
Karadeniz Gemisi Hakkında;
* 4.731 gros tonluk Karadeniz gemisi, Avrupa yolculuğu öncesinde Haliç’e
alınarak 3 ay boyunca bakım ve onarımdan geçti. Sefer kabiliyetini artırmak
amacıyla her yeri elden geçirilen gemide, taksimatı Mimar Asım Bey tarafından
yapılan satış ve numune daireleri oluşturuldu.
* Satış dairesine tekel ürünleri, İş Bankası şubesi, Kütahya Çinileri, halılar,
Hacı Bekir lokumları, kehribar ve kıymetli taşlarla yapılmış süslemeler, yerli
bezler ve işlemeler, sanayi nefise meşheri ve antikalar yerleştirildi. Numune
dairesinde ise hububat, tıbbi ilaç, ahşap ve deri mamulleri, Beykoz fabrikası
ürünleri, madenler, Bursa ve Hereke kumaşları teşhir edildi.
* Geminin sigara salonu, istihbarat bürosu olarak ayrıldı. Kışlık bahçesine
TCDD’nin reklamları kondu.
* Seferde, bir süvari, bir 2. kaptan, üç 3. kaptan, 7 güverte zabiti kaptan, bir
doktor, 2 telsiz memuru ve 7 makine zabiti görev aldı.
* Kamaralarda çalışacaklar, güverte ve makine görevlileriyle birlikte toplam 125
kişilik bir kadro oluştu.
* 95 kişilik sergi heyeti ve memurlarının yanı sıra, 47 kişilik Riyaset-i Cumhur
Orkestrası, iaşe işleriyle meşgul olan 18 kişi de dahil edildiğinde, sefere
toplam 285 kişi katıldı.
* Limanlara giriş-çıkış için 44 kılavuz kaptanın eşlik ettiği Karadeniz
gemisinin seferi, 40 gün 16 saati seyir, 16 gün 6 saati limanda olmak üzere
toplam 86 gün 22 saat sürdü. 2.778 ton kömür tüketerek 9.986 deniz mili kat eden
gemi, 12 Avrupa ülkesinin 16 limanına uğradı.
* Gemide 16 balo düzenlendi, hariçte 36 ziyafete iştirak edildi.
* Sefer masraflarının 600.000 lira olduğu, bütün limanlarda gemiyi ziyaret
edenlerin 65.000 kişiye ulaştığı tahmin ediliyor.
NTV, 21 Nisan Cumartesi günü, 1926 yılında, Türkiye’nin tanıtımı amacıyla hayata
geçirilen, ancak zaman içinde unutulup giden “Karadeniz Gemisi” projesinin
anısına özel bir belgeseli ekrana getirecek...
Kaynak
NTV-MSNBC, 20 Nisan 2007
Karadeniz - Seyr-i Türkiye Belgeseli
1926 yılında yola çıkan Karadeniz Gemisinin konu alındığı “Karadeniz- Seyr-i
Türkiye” adlı belgeselin galası Emek Sinemasında gerçekleştirildi.
"Karadeniz- Seyr-i Türkiye” belgeseli
Atatürk'ün 1925 yılında Türkiye'yi dünyaya tanıtacak bir proje yapılmasını
istemesiyle 1926 yılında yola çıkan Karadeniz Gemisinin konu alındığı
“Karadeniz- Seyr-i Türkiye” adlı belgeselin galası Emek Sinemasında
gerçekleştirildi.
Fatusch Production tarafından hazırlanan belgeselin Yönetmeni Soner Sevgili,
filme konu Karadeniz Gemisi Projesinin o dönem için İleri bir adım olduğunu ve
içinde Riyaset-i Cumhur Orkestrası ve milletvekilleri dahil pek çok seçkin
kişinin yer aldığı geminin Avrupa'nın pek çok limanını dolaşarak Türkiye'yi
tanıttığını anlattı.
Atatürk'Ün ÖNERDİĞİ PROJE
Belgeselde anlatılan Karadeniz Gemisi Projesi, Cumhuriyet'in ilanından 3 yıl
sonra Atatürk'ün önerisiyle hayata geçirildi.
Türkiye'yi tanıtan çeşitli ürünlerin sergilendiği gemi, 12 Haziran 1926
tarihinde İstanbul'dan demir aldıktan sonra 12 ülkede 16 şehri ziyaret etti.
Karadeniz Gemisi, 86 günde 10 bin mil yol katettikten sonra 5 Eylül 1926
tarihinde İstanbul'a döndü.
Karadeniz Gemisi'nin yolcuları arasında 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın oğlu
Refi Bayar, Anadolu Ajansı'nın kurucularından Şair Kemalettin Kamu, İstiklal
Marşı'nın bestecisi Zeki Üngör, ilk Türk kadın gazetecilerden Bedia Arseven, ilk
Türk kadın milletvekillerinden Mebrure Gönenç ve Şair Orhan Veli Kanık'ın babası
müzisyen Veli Kanık da yer aldı.
Karadeniz - SEYR-İ TÜRKİYE
Yönetmenliğini Soner Sevgili'nin, yapım ve genel koordinatörlüğünü Gülay
Orhan'ın üstlendiği, metnini Tannur Arat ve Nedim Olgun'un yazdığı “Karadeniz-
Seyr-i Türkiye” belgeseli, Garanti Bankası ve Netherlands Culture Fund
sponsorluğu, Osmanlı Bankası Müzesi'nin katkılarıyla hazırlandı.
Belgesel için çalışan 12 kişilik ekip 24 ay süreyle Türkiye'den ve yurt dışından
176 arşiv, 600'e yakın kitap ve gazete, binlerce belge ve fotoğraf taradı, 128
kişiyle de görüşme yaptı.
Belgesel, 20 Aralık 2006-20 Mart 2007 tarihleri arasında Osmanlı Bankası
Müzesi'nde gerçekleştirilecek “Ulusu Tasarlamak-1920'ler ve 1930'larda Avrupa
Devletleri” sergisiyle gösterilecek.
Kaynak
A.A. 19 Aralık 2006
Hürriyet Gazetesi
Fotoğraf - Dossier /Geschiedenis